Gel gönül aklını başına devşir Felek bakmaz derler gözün yaşına Fesattan beladan yüzünü çevir Kimse bilmez neler gelir başına
Emek harca döktür alın terini Kapından uzak tut elin körünü Karda iken anmadığın birini Darda iken çağırması boşuna
Her güzele eda ile yaklaşma Aldanıp süsüne şere bulaşma Kurtlarınan çakalınan dalaşma Sürüsünü takar gelir peşine
Dönüyor durmadan dünyanın çarkı Dost ol hayat ile ödetir farkı Yönün bilmediğin her suyun arkı Çeviremen kış getirir kışına
Boşuna geçirme dünü bugünü Herkes bilir olgun ile ölgünü İman kazanında pişir kendini Taş toprağı doldurmadan döşüne
Dert derler kiminde dağları aşar Boş kabı doldurmaz dolusu taşar Hayalin sonu var gerçek hep yaşar Yazarlar Garibi mezar taşına |